Açıklama

Son zamanlarda sık sık deprem konuşur olduk. Depremi hissedince konu daha güncel oluyor. 1864 yılından başlayan “Rengigül” e-kitabımda depremler, maddi ve manevî etkileri, psikolojik-sosyolojik-ekonomik çerçevede canlı tanıklarımın anlatımıyla ve kaynak kitaplarla aktarıldı. Kaynak kitaplarımdan birisi “Osmanlı Mimarı D’Aronco 1893-1909 İstanbul Projeleri Restorasyonlar, Projeler, Kitaplar”. II. Abdülhamid deprem ile ilgili çalışmalar yaptırmış. Bu konuda adı geçen uzmanlardan biri; mimar D’Aronco. Kitabın tanıtım bültenini paylaşmak istedim:

“1894’te İstanbul’u yerle bir eden deprem sonrası İtalyan hükümetinin verdiği görevle İstanbul’a gelen İtalyan mimar D’Aronco’nun özgün çizim ve sulu boya çalışmaları kitaplaştı.

Kitapta hem İtalyan mimarın İstanbul’da kaldığı dönemde (1893 – 1909) Kapalıçarşı, Mihrimah Sultan Camii ile Ayasofya Bazilikası’na ait restorasyon çalışmaları hem de diğer yapılarının eskizleri yer alıyor.

D’Aronco İstanbul’da kaldığı süre boyunca ayrıca sultanın özel ikametgâhı Yıldız Sarayı’ndaki bazı binaların yeniden yapılandırılmasıyla da ilgilenir. Ziraat, Orman ve Maadin Nezareti ile dört yıllık bir anlaşma imzalayan mimarın çalışmaları Bizans ve Osmanlı figüratif kültürüyle karşılaşma niteliği taşır. En güzel örnekleriyse Sultanahmet Meydanı’ndaki Ziraat, Orman ve Maadin Nezareti, yeni Tophane Çeşmesi, Mekteb-i Şahane Binası… D’Aronco’nun tarzında her ne kadar “art nouveau” etkisi fark edilse de o referans noktasının Viyana olduğunu dile getirmiştir.

D’Aronco’nun mimari geçmişinden bahsetmek gerekirse 1901’de Torino’daki Uluslararası Modern Dekoratif Sanatlar Sergisi binaları için proje yarışmasını kazanan D’Aronco’nun kurduğu sergi pavyonları yeni İtalyan mimarisinin manifestosu olarak kabul edilir. Daha sonra Udine Bölgesel Sergisi pavyonlarını tasarlayan mimar, başyapıtlarını da 1902-1906 arasında verir. Bunlar arasında Beşiktaş’taki Şeyh Zafir Külliyesi, Karaköy Mescidi, Türkler’in sipariş ettiği yalılar ve Tarabya’daki İtalyan Büyükelçiliği, Iglesias’taki Sardinyalı Madenciler Birliği Binası yer alır. Bu yapıtlarda, Osmanlı mimarisinin yaşam gücüyle Orta Avrupa Sezession sanatının birbiriyle bütünleşmektedir.

Ayrıca D’Aronco’nun “Türk Yerleşim Kültüründe Modernleşme” temalı bir araştırması da bulunmaktadır. Boğaz’da 1903 – 1906 yıllarında inşa edilen ve geneli avlulu olan villalar onun bu araştırmasının ana fikrini oluşturmaktadır.”

RE Books Arts Yayınevi’min Rengigül Ural Kitaplığı’na kayıtlı kitap hayli ilginç.

http://www.rebooksandarts.com/icerik/osmanli-mimari-d-aronco-1893-1909-istanbul-projeleri-restorasyonlar-projeler-kitaplar

Eser kayıtları devam ediyor ve ne zaman biteceği, kaç bin eserden oluşacağı henüz kesin olmamakla birlikte, sahip olmaktan ziyade sahip çıkabildiğim için ruhuma huzur veriyor. Umarım 1894 Depremi gibi yıkıcı bir depremle karşılaşmayız ama deprem tarihimizden de ders almamız gerektiğini düşünüyorum. Bilimsel çalışmaların yol kat etmesini ve uygulanmasını diliyorum.

Yine arşivimden Hayat Tarih Mecmuası, Sayı 12, 1 Ocak 1969, sayfa 81’de; “75 Yıl Önce Büyük Deprem” başlığı ile şöyle yazılmış: “75 yıl önce İstanbul’da bir dakika kadar süren müthiş bir deprem olmuştur. Depremde birçok camiler, minareler, medreseler, mektepler, karakollar, rıhtımlar, resmî binalar, hanlar, duvarlar yıkılmış, bir takım binalar da yıkılacak hale geldiği için yıktırılmıştır. Binlerce kişi, yıkılan binaların altında kalarak can vermiş, pek çok insan yaralanmıştır. Yaralananlar hemen hastahanelere kaldırılmış, tedavileri için bütün doktorlar seferber edilmiştir. II. Abdülhamid de, yaverlerini göndererek olay kurbanlarının geride bıraktıkları ve yaralılarla yakından ilgilenmiştir. Felâketzedeler için derhal bir iane kampanyası açılmıştır. Bu kampanya 5 ay, 19 gün sürmüş ve toplanan para miktarı 82.874 Osmanlı altınını bulmuştur. Bu paranın önemlice bir kısmını padişah vermiştir. Deprem, 25 Haziran 1894 Salı günü saat 12.27’de vukua gelmiştir. Bu şiddetli deprem gece saatlerine rastlamış olsaydı can kaybının pek çok olacağı muhakkaktı.”

Ekim ayına girerken; aklıma Ekim dendiğinde 29 Ekim gelir ki kitaplarımın çoğunun yayın tarihidir. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mız kutlu olsun.

https://www.guncelkadin.com.tr/2019/09/28/rengigul-ural-yazdi-1894-istanbul-depremi-ve-mimar-daronco/