Açıklama

Görevi Başında iken Bir Hukukçu Olarak Şehit Düşmek!

Bugün 13 Nisan. Ancak Osmanlı Dönemi'ndeki yaşanmışlıklarımıza göre 31 Mart. Ve ailemiz Adliye Nazırı Mustafa Nazım Paşa'mızı bugün şehit vermiş. Adım, validesinden geliyor. Ailemizde değerli hukuk insanları var: Mebus, Milli Mücadele'de yer almış Ali Taşkapılı dayımız, Aytaç Saraçel dayımız, Suna Okutan halamız, Prof. Dr. Gül Okutan kuzenim gibi... B.Ü.'deki Ertuğrul Zekai Öke hocama hazırladığım hukuk ödevlerimde bana yardımcı olan dostumuz, komşumuz Şükrü (Kaleağası) Amcam gibi... Yıllarca birlikte çalıştığım rahmetli Dr. Nüsret (Arsel) Bey de değerli bir hukukçu idi. Kitaplarımın başlangıcında bana yardımcı olan sevgili ve rahmetli Prof. Dr. Nihal (Uluocak) teyzemin de ruhunu şad etmeliyim. Ve tabii ki Roma Üniversitesi'nden itibaren birbirimize saygı duyduğumuz; Prof. Dr. Sahir Erman, Prof. Dr. Yılmaz Altuğ hocalarımın.

Adliye Nazırı Nazım Paşa'mızı fotoğrafları ve detayları ile ailemizin 150 yılını içeren kitapta geleceğe aktarabilmenin huzurunu yaşıyorum. Zira nice kitapta fotoğrafları ve öldürülüş biçimi gerçekleri yansıtmıyor maalesef. Kitaplarımı hukukçu kimliği ile okuyan sevgili dünürüme de tarihimize katkılarından dolayı (kardeşi değerli tarihçimiz Prof. Dr. Mehmet Seyitdanlıoğlu hocamız, hakim kardeşi Bülent Seyitdanlıoğlu) teşekkür ederim. Bir teşekkürüm de Erzurum Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Ali Servet Öncü hocamıza tabii ki.

Bu vesile ile görevi başında, sürgünde, savaşta, salgında şehit düşen tüm saygıdeğer insanların ruhunu şad ediyorum. Hakları ödenmez bir haktır.

"Mustafa Nâzım Bey’in Erzurum Valisi iken yazmış olduğu raporlar, Osmanlı'da devletin işleyişi dolayısıyla idare hukûku açısından çok önemli, çok ilgimi çekti. Bu bölümün İdari hukukla ilgilenenlerin fevkalâde ilgisini çekeceğini ve çok önemli bir kaynak yaratacağını düşünüyorum. Aslında sayenizde bu raporun daha da gün yüzüne çıkarak, içindeki önerilerin günümüzde yerine getirilebilmesi çok güzel olur, özellikle de camilere kitaplık kurulması; bu sayede kutsal kitabımızın da emrettiği ilk kural olan “oku” ibâdetini çok önemsiyorum. Eseriniz çok önemli Osmanlı idari yapısı ile ilgili kısımdan sonra, yumuşak bir geçiş ile tekrar bir roman tadına geliyor, böylece okuyucuyu hiç sıkmadan köklerinizin yaşadığı topraklardaki tarihsel olaylar ile birlikte dünya ile ilgili bilgiler veriyor. Küresel bir bakış açısı ile dünyadaki tarihsel olayların (hangi hastalıklar varmış, hangi yazarlar ne gibi eserler yaratmışlar, neler yaşanmış konusunda) örgüsü içinde vermesi açısından okuyucunun genel kültürüne çok büyük katkı sağlıyor."

Aliye van het Hof*

*Hâkimlik, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Baş Hukuk Müşavirliği görevlerinde bulundu. Bu görevi sırasında Türk Medeni Kanunu, Türk Ceza Kanunu, İcra İflas Kanunu, Dernekler Kanunu, Çocuk Koruma Kanunu, Ailenin Korunması ve Şiddetin Önlenmesi’ne Dair Kanun, Genel Sağlık Sigortası ve Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu Hazırlama Komisyonları’nda aktif görev yapmış, Başbakanlık İnsan Hakları 10 Yılı Ulusal Komisyonu Üyeliği görevini yürütmüştür. İnsan Hakları, Medeni Hukuk, Çocuk Hukuku, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi konularında öğretim elemanı olarak görev yapmıştır. Halen hukuk danışmanlığı ve Arabulucu avukat, Adalet Bakanlığı Aile Arabuluculuğu eğitmenliği görevlerini yürütmekte olup, Ankara Arabulucular Derneği Başkan Yardımcısıdır.